16 Haziran 2011 Perşembe

Diana Krall, Live in Paris- A Case of You

Duygulara hitap eden bir şarkı.
Turşu ayıklamaktan ve bal yapan makinelerin başında durmaktan kafam karman çorman oldu. Hiç mutlu değilim. Bu durumun mutsuz olmanın en zahmetsizce yaptığım işlerden biri olmasıyla hiç alakası yok. Mutsuzum işte.

Bugün yelken yarışları mı ne vardı böyle yabancı bir kanalda. Yarışın en favori gösterilen adamı, birinci olamamış, hatta kötü bir derece almış sanırım. Adam cool cool, "Her yarışta yaptığımdan farklı bir şey yapmadım, bu sefer işe yaramadı." dedi. Adama sinir oldum. Çok coolsun yeah. Dingil.
Yarın antrenöre yarış çekmeyeceğimi söyleyeceğim ve böylece bir yarışçı olarak kürek hayatım sona ermiş olacak. Öyle.
İnsanlara ve karşılıklı iletişime olan inancım tamamen çürümüş durumda. İnsan ilişkilerinden meddet uman tüm insanlara şöyle demek istiyorum: Yapıyorsanız para kazanmaya, kitap okumaya devam edin. Şimdiki aklım olsa öyle yapardım. İkili ilişkilerin de bir olayı yok. Duygusal insanların sömürülmesinden başka bir boka yaramıyor. Toplumsal ihtiyaçlar, bilmemler neler falan, bok.